Uluslararası Göç Örgütü (IOM), Brezilya'da düzenlenen COP30 İklim Değişikliği Konferansı'nda yayımladığı raporlarla, iklim kaynaklı felaketlerin tetiklediği insan hareketliliğinde tarihi bir rekor yaşandığını açıkladı. IOM, Türkiye'deki deprem sonrası erken iyileştirme ve dayanıklılık çalışmalarının, küresel iklim göçü krizine karşı atılabilecek somut adımlar için önemli bir saha örneği teşkil ettiğini vurguladı.
KÜRESEL GÖÇTE ALARM ZİLLERİ
IOM raporuna göre, 2024 yılı iklim kaynaklı yerinden edilme açısından zirveyi gördü. Sel, kuraklık, fırtınalar, aşırı sıcaklar, çölleşme, deniz seviyesi yükselmesi ve buzulların erimesi gibi olaylar sonucunda yaklaşık 45-46 milyon kişi kendi ülkeleri içinde yerinden edildi. Tarihteki en yüksek yerinden edilme rakamı olarak kaydedildi.
Bu felaketler aynı zamanda küresel ekonomiye ağır bir yük bindirdi. Tarım, altyapı ve geçim kaynaklarını vuran kayıplar nedeniyle küresel ekonominin 240 milyar dolardan fazla zarar gördüğü vurgulandı.
IOM TÜRKİYE'DEN İKLİM KRİZİNE KARŞI SOMUT ADIMLAR
IOM Türkiye'nin Temmuz-Eylül 2024 döneminde yürüttüğü Göçmen ve Mülteci Destek Programı, iklim krizinin tetiklediği zorunlu yerinden edilme sonrası toplumsal dayanıklılığın nasıl inşa edilebileceğini gözler önüne seriyor.
Aşırı Hava Koşullarına Karşı Barınma Desteği: Özellikle Şubat 2023 depremlerinin ardından , Hatay’daki geçici yerleşim yerlerinde mültecilerin zorlu hava şartlarından korunması öncelikli sıraya alındı. IOM, yerel yetkililerle iş birliği yaparak, yaz sıcağıyla başa çıkmak için vantilatör ve cibinlik içeren 557 yaz kiti dağıttı. Yanı sıraa 807 konteyner ünitesi, aşırı koşullara adaptasyon hedefiyle yalıtım kitleriyle yenilendi.
Kritik Yaşam Kaynaklarına Erişim: İklim krizinin en önemli etkisi olan su güvenliğine yönelik olarak Hatay'daki Hilalkent'te bir su pompalama istasyonu kurma hazırlıkları tamamlandı. Kritik su, sanitasyon ve hijyen (WASH) ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyor.
Ekonomik Direncin Artırılması: Ekonomik kayıpları azaltmak hedefi doğrultusunda IOM, 11 ilde 616’dan fazla kişiye destek verdi. 37 işletmeye Küçük İşletme Kuruluş Hibesi sağlanırken, 60 KOBİ'ye destek fonu ile 123 yeni iş imkanı sundu. Bu, yerinden edilmiş toplulukların geçim kaynaklarını güçlendirerek, iklim şoklarına karşı daha dirençli olmalarını amaçlıyor.
COP30'DAN BEKLENEN KÜRESEL ADIMLAR
IOM, COP30 zirvesinde Brezilya ile ortak bir pavilyon kurarak, Türkiye'deki Jamal ve Mohamad gibi etkilenen toplulukların hikayelerini paylaşmayı amaçlıyor. İklim göçünü "zorunluluk"tan "seçenek"e dönüştürme çabasının bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Raporda, zirveden beklenen temel sonuçlar şu şekilde sıralandı:
Erken uyarı sistemleri kurulması.
Güçlü geçim kaynaklarının sağlanması.
Güvenli konutlar aracılığıyla toplulukların korunmasını amaçlayan Küresel Uyum Hedefi’nin belirlenmesi.
IOM, Türkiye'deki gibi başarılı uygulamaların, Küresel Uyum Hedefi'nin somutlaştırılmasına ışık tutacağını ve 45 milyonluk zorunlu göçmen kitlesi için umut olacağının altını çiziyor.
Haber Merkezi
