Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın yayımladığı “Enerji Verimliliği ve Arz Güvenliği Özel İhtisas Komisyonu Raporu”, Türkiye’nin 2024-2028 döneminde izleyeceği enerji politikalarını netleştiriyor. Bu haber, söz konusu resmî rapordan elde edilen bulgular doğrultusunda özgün bir şekilde hazırlanmıştır.
Türkiye, enerji alanında önemli bir dönüşüm sürecine hazırlanıyor. Ekonomik kalkınmayı destekleyecek, çevresel sürdürülebilirliği önceleyecek ve enerji arz güvenliğini güçlendirecek yeni politikalar belirlenmiş durumda. Raporda, hem ulusal hem de küresel enerji trendlerine uyum sağlamak amacıyla kapsamlı stratejiler ortaya konuyor.
ARZ GÜVENLİĞİ VE YERLİLEŞME STRATEJİSİ ÖN PLANDA
Rapor, Türkiye’nin enerji arz güvenliğini artırmak için kaynak çeşitliliğine yönelmesi gerektiğini vurguluyor. Özellikle yerli doğal gaz üretiminin artırılması, Karadeniz gazının sisteme entegrasyonu ve doğal gaz depolama altyapılarının geliştirilmesi bu stratejinin temelini oluşturuyor. Türkiye, aynı zamanda doğalgazda bölgesel bir ticaret merkezi olma vizyonunu sürdürüyor.
ENERJİ VERİMLİLİĞİ: EKONOMİK VE ÇEVRESEL KAZANÇ BİR ARADA
Enerji verimliliği, Türkiye’nin enerji talebindeki artışı kontrol altında tutabilmesi için kritik önem taşıyor. Raporda, sanayi, ulaşım, tarım ve binalarda enerji tüketimini azaltacak akıllı sistemler, otomasyon çözümleri ve düşük tüketimli cihazların yaygınlaştırılması öneriliyor. Ayrıca toplum genelinde enerji bilincinin artırılması amacıyla iletişim kampanyaları planlanıyor.
YEŞİL ENERJİDE KESİNTİSİZ YATIRIM
Türkiye, enerji üretiminde yenilenebilir kaynakların payını artırmayı sürdürüyor. Rapor, 2024-2028 döneminde güneş ve rüzgar enerjisine dayalı yatırımların hızlandırılacağını ve bu yatırımların enerji depolama sistemleriyle entegre edilerek şebeke esnekliğinin sağlanacağını belirtiyor. Jeotermal ve biyokütle gibi alternatif kaynakların da değerlendirilmesi planlanıyor.
NÜKLEER ENERJİ DESTEKLEYİCİ ROL OYNAYACAK
Arz güvenliğini desteklemek amacıyla nükleer enerji projelerine de özel bir yer ayrılıyor. Akkuyu Nükleer Santrali’nin devreye alınmasıyla birlikte, Türkiye’nin enerji sepetindeki denge daha istikrarlı hale gelecek. Gelecekte ikinci ve üçüncü nükleer santral projelerinin de değerlendirmeye alınması planlanıyor.
ENERJİ SEKTÖRÜNE NİTELİKLİ İNSAN GÜCÜ YETİŞTİRİLECEK
Enerji dönüşümünün sürdürülebilirliği için nitelikli insan kaynağına yapılan yatırım kritik. Rapora göre, enerji sektörüne yönelik teknik eğitim programları, üniversite-sanayi iş birlikleri, yurtdışına giden uzmanların geri kazanımı ve müfredat güncellemeleriyle insan kaynağı kapasitesi artırılacak. Ayrıca enerji okuryazarlığı toplumsal düzeyde yaygınlaştırılacak.
FİNANSMAN MODELLERİ VE YERLİ TEKNOLOJİ ÜRETİMİ DESTEKLENECEK
Enerji yatırımlarının sürdürülebilirliği için yeşil finansman araçları geliştirilecek. Kamu-özel sektör ortaklıkları ve teşvik mekanizmaları, yerli ekipman üretimi ve teknoloji geliştirme alanlarını da kapsayacak şekilde genişletilecek. Çevresel ve sosyal etki değerlendirmeleri zorunlu hale getirilecek.
ENERJİDE MİLLİ, AKILCI VE YEŞİL BİR GELECEĞE DOĞRU
Hazırlanan rapor, Türkiye’nin enerji politikalarının yalnızca arz-talep dengesini değil; iklim değişikliğiyle mücadele, ekonomik kalkınma, teknolojik atılım ve toplumsal fayda ekseninde şekillendiğini ortaya koyuyor. 2024-2028 dönemi, Türkiye için enerji alanında millî ve sürdürülebilir bir vizyonun uygulama dönemine dönüşecek.
Kaynak: Manşet Haber – Haber Merkezi
