DOLAR 35,5898 0.26%
EURO 36,6479 0.37%
ALTIN 3.080,88-0,01
BITCOIN 3586309-3.20338%
İstanbul

AÇIK

06:31

SABAHA KALAN SÜRE

Türkiye’nin 2025’te Öngörülebilir Enerji Piyasası Bekleniyor

Türkiye’nin 2025’te Öngörülebilir Enerji Piyasası Bekleniyor

ABONE OL
19 Aralık 2024 11:33
Türkiye’nin 2025’te Öngörülebilir Enerji Piyasası Bekleniyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL

 Global Enerji Derneği Başkanı Murat Dilek: “2024’te gerek hidrokarbon gerek yenilenebilir enerjide atılımların yılı oldu”

Global Enerji Derneği Başkanı Murat Dilek, 2024’ün hidrokarbon ve yenilenebilir enerji gelişmeleriyle atılımlar yılı olduğunu belirterek, Türkiye’nin 2025’ten itibaren daha öngörülebilir enerji piyasasına sahip olacağını söyledi.

Dilek, 2024’te enerji sektöründeki gelişmeleri değerlendirirken, doğal gaz ve petrol keşif çalışmalarının Türkiye’nin karasularını aşarak Afrika’ya kadar ulaştığını belirtti. Petrol çıkarma konusunda özellikle Gabar’daki ilerlemelerin, hidrokarbon alanındaki en önemli gelişme olduğunu vurgulayan Dilek, yeni yılda sanayi yatırımlarında da artış yaşanacağını kaydetti.

Dilek, yenilenebilir enerji sektöründe 21 Ekim 2024’te açıklanan yeni strateji belgesi ile Türkiye’nin 2035 için rüzgar ve güneş enerjisi hedeflerini yükselttiğini belirterek, konuşmasına şöyle devam etti:

“2024’te gerek hidrokarbon gerek yenilenebilir enerjide atılımların yılı oldu. Türkiye, enerjide 2025’ten itibaren daha öngörülebilir piyasaya sahip olacaktır. Yenilenebilir enerji, enerji depolama alanlarında yeni modellerin geliştirilecek olması ve her yıl 2 bin megavatlık Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı (YEKA) ihalelerin açıklanması gibi öngörülebilirliğe fayda sağlayacak adımlar enerji sektörü adına çok kıymetli gelişmeler oldu. Eylül’de açıklanan HIT-30 programı ile de zaten önemli bir gelişmişlik seviyesine ulaşmış olan yenilenebilir enerji sektörünün yerli sanayi tarafının güçlendirilecek olması da bu yılın bir diğer önemli gelişmesi oldu” dedi.

H2DER Başkanı Yusuf Günay, Donald Trump’ın ABD başkanı seçilmesine rağmen dünya genelinde yenilenebilir enerjiye kararlı bir duruş sergilendiğini belirtti.

Günay, ABD’nin, Trump’a rağmen yenilenebilir enerji sektörünün gelişimi için geri adım atmamaya kararlı göründüğüne işaret ederek, ‘ABD’de son iki yılda yeşil hidrojen projelerinin kesinleşen finans yatırımı 75 milyar dolara ulaştı. Avrupa Birliği’nde (AB) ise 90’dan fazla hidrojen vadisini hayata geçiriyor. Almanya, dönüşümde öncü konumunda. Türkiye’ye değerli tedarikçi olarak yaklaşıyorlar. Kuzey Avrupa’dan, Azerbaycan’dan AB’ye doğru enerji koridorları kuruluyor. Kazakistan, 50 milyar dolarlık yatırımla, rüzgar ve güneş santrallerinin desteklediği bir yeşil hidrojen üretim tesisi kuruyor. Yeşil hidrojen üretiminin ana yöntemi elektrolizör konusunda da önemli aşama kaydetti. Dünya pazarının yüzde 47’sine şimdiden Çin sahip oldu’ dedi.

Hidrojen çalışmalarının enerji arz güvenliği ve cari açığı azaltma gibi ekonomik değeri kadar istihdam yönüyle sosyal faydasının olacağını belirten Günay, sözlerine böyle devam etti:

“Dernek olarak, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve İTÜ ile işbirliği içinde bir çalışmamız var. Gaziantep’te kamu taşımacılığında yeşil hidrojenli otobüslerin çalışması hedefli. Ayrıca, Marmara OSB içinde kurulacak Ar-Ge ve Üretim Merkezi gibi, İTÜ işbirliği ile bir hidrojen laboratuvarı da hedefliyoruz. 2025’te, İstanbul’da düzenlenecek bir zirvede Alman offtaker (satın alıcı) firmaları sektörle buluşturacağız. Regülasyon, standardizasyon ve sertifikasyon hızla tamamlanmalı. Özel Yeşil Hidrojen Üretim Endüstri Bölgeleri ilan edilmeli, şebeke dışı rüzgar ve güneş enerjisi kaynakları yeşil hidrojen üretimine yönlendirilebilmeli. Yenilenebilir enerji üretimimiz artarken, hidrojen kullanım alanları da gelişmeli. Çünkü, yeşil hidrojen gelecektir” dedi.

DÜRED Başkanı Murat Durak, 2024’te deniz üstü rüzgar santralleri için oşinografik ve teknik ölçümlerin başladığını, kredi ve finansman adımlarının atıldığını belirtti.

Durak, “Ege ve özellikle İzmir kıyıları için 2025’te kıyıya yakın alanlarda rüzgar santrali alanının ilan edilmesini bekliyoruz. İzmir ve Ege kıyıları rüzgar potansiyeli açısından oldukça zengin bir bölge. Bu bölgelerde yakın deniz (near shore) rüzgar santrali yatırımları gerçekleştirilebilir. Yakın deniz rüzgar santrallerinde trafo ve şalt bağlantıları karada yapılıyor. Bu durum yatırımcıya, uzak deniz üstü projelere göre fizibilite avantajı sağlıyor. Daha makul bir fiyatla bu projeler gerçekleştirilebilir. Öte yandan, Marmara’da açıklanan 3 deniz üstü YEKA bölgesinde ölçümler başladı. 2026’da ilk ihale duyurusunun yapılmasını bekliyoruz.” ifadelerinde bulundu.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.