Türkiye, büyük ölçekli güneş ve rüzgâr enerjisi hedeflerine ulaşmak için ihale modelini güçlendirerek yatırımcılar için daha cazip hale getirmeyi planlıyor.
Uluslararası enerji düşünce kuruluşu Ember’in değerlendirmesine göre, Türkiye’nin YEKA modeli, 2016’dan bu yana büyük ölçekli güneş ve rüzgâr enerjisi santralleri kurulumunu ve yerli ekipman üretimini teşvik eden bir mekanizma olarak uygulanıyor. Türkiye, 2035’te rüzgâr ve güneş enerjisindeki mevcut 32 GW kapasitesini 120 GW’a çıkarmayı hedefliyor ve yıl sonuna kadar 2 GW’lık yeni ihale planlıyor.
Yeni düzenlemelerle, YEKA projeleri için iletim bedeli muafiyeti sağlanıyor ve santrallerle birlikte batarya depolama sistemi kurulmasına izin veriliyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, YEKA projelerindeki bürokratik engelleri aşmak için izin süreçlerinde aktif destek sağlayacak. Türkiye, “süper izin” mekanizmasıyla izin sürelerini dört yıldan iki yılın altına düşürmeyi amaçlıyor.
Türkiye, izin süreçlerini kısaltarak, esnek elektrik satış seçenekleri sunarak ve yerli üretim oranlarını belirleyerek YEKA projelerini hızla hayata geçirmeyi hedefliyor, bu iyileştirmelerin yatırımcı ilgisini artırması bekleniyor.Ember verilerine göre, 2017-2025 arasında ihale edilen 7,8 GW’lık güneş ve rüzgâr enerjisi kapasitesinin dörtte biri devreye alındı. Yatırım gecikmelerinin sebepleri arasında uzun izin süreçleri, finansman zorlukları, yüksek yerlilik oranı zorunluluğu ve kısıtlı elektrik satış seçenekleri yer alıyor.
Kaynak: Manşet Haber
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.